Ne yazık ki her coğrafya bizler kadar şanslı değil, bir yandan halimize şükür ederken bir yandan da susuzluk problemi ile hayatlarını sürdürmeye çalışan kardeşlerimizi göz ardı etmemeliyiz.
Teknolojinin, imkanların bu denli geniş olduğu günümüzde bir damla suya muhtaç milyonlarca insanın olması ne kadar acı bir gerçek.
Bu insanları yoksullaştıran tek etken ise ne yazık ki coğrafik konumları değil. Yüzlerce yıldır politik sebeplerle sömürülen bu topraklar bilerek ve istenerek yoksullaştırılıyor.
Sömürgecilik devri bitse de zulüm ve acı halen devam ediyor.
Dünya çapında 800 milyonu aşkın insan temiz su kaynaklarına ulaşmakta sıkıntı yaşıyor. 2.5 milyonu aşkın insan ise bir insanın sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürebileceği minimum şartların altında yaşam mücadelesi veriyor ve çoğu çetin şartlara dayanamayıp son nefeslerini veriyor.
Koşulları çetin, umutları ise yok olmuş…
Sıcak yuvalarımızdan hayal edebilmemiz zor olsa da, bir insan diğer insanın acısını kalbinde hissetmeli.
Zor da olsa deneyelim hayal etmeyi: düşünün ki barakadan bozma bir evde uyanıyorsunuz, soğuk sıcak yaz kış fark etmiyor, başınızdaki çatı size bir yuva güvenini vermiyor. Baş ucunuzda bir bardak temiz su yok,sıcak duşunuz yok. kilometrelerce yol yürüyeceksiniz.
Yağmurda biriken bir damla suyun umuduyla yolunuza koyulduğunuzda unutacaksanız o suyun kirliliğini.
Çünkü zorundasınız kendinizin ve çocuklarınızın temizlik ihtiyacını bu pek de temiz olmayan sudan gidermeye.
Kıyafetleriniz bu kirli yağmur suyu gölünde yıkanacak, siz de bu kirli gölde yıkanacaksınız.
İçilecek gibi olmayan o suyun yanında bir damla temiz suyun hayalini kuracaksanız.
Bunları düşünürken de kirli sudan hastalanıp ölen dostlarınızın haberlerini alacaksınız.
Bir damla hayır, umut kapılarını aralıyor.
Ömrü susuzluk mücadelesi ile geçen kardeşlerimiz ile empati kurmak zor olmamalı.
Güney Asya ve Afrika kıtası yüzyıllardır bu problemle boğuşuyor. Afrika’nın genelinde hakim olan bu problem Güney Asya’da da felaket boyutunda. Bangladeş, Pakistan, Sri Lanka, Kamboçya, Endonezya gibi ülkelerde su çamurlu ve içerisinde yüksek miktarda arsenik bulunduruyor.
Bizler bu coğrafyalarda yaşanan zulme kayıtsız kalmamalıyız.
Her insan gibi onların da temizlenip Allah’ın nimetinden rızıklanmaya hakları var.
Bu konuda uzmanlaşmış derneklerin çalışmalarına yardım edip bu ülkelerden birinde bir su kuyusu açtırarak bir su kuyusuna isimlerini verebilirler.
Su kuyularının açılışına bizzat katılarak hayırlarının ulaştığı bölgedeki sevince şahit olabilirler.
Bir su kuyusu bedeli yaklaşık 5.000 USD-25.000 TL’dir.
