2019 yılının Mart ayında yapılacak olan yerel seçim için günler yaklaştıkça Türkiye’nin her bölgesinde olduğu gibi Kocaeli ve ilçelerinde hangi partinin yarışa kimlerle gireceği soruları daha yüksek perdeden konuşulmaya dolayısı ile “Aday toto” oynanmaya başladı.
2004 yılından itibaren girilen her seçimde AK Partili adayların son derece kolay bir şekilde kazandıkları Kocaeli ve ilçelerinde özellikle AK Partide siyaset yapan isimler ikinci merhale olan “Başkanlık seçiminden” çok AK Partinin belediye başkan adayı olmayı düşünüyorlar, Zira Kocaeli’den aday olmayı başaran siyasetçi başkanlık seçimini de çok kolay bir şekilde kazanabiliyor.
Belki dikkatlerden kaçmış olabilir CHP genel başkanı Kemal Kılıçtaroğlu birkaç gün önce başta İstanbul-Ankara ve İzmir olmak üzere kazanabilecekleri çok sayıda il ve büyükşehir belediyelerin ismini sayarken Kocaeli’den kesinlikle bahsetmiyor “Kesinlikle kazanacağımız Büyükşehir belediyeler içerisinde Kocaeli’de var” diyemiyor.
İşte CHP dahil bütün yerel seçime katılacak bütün siyasi partilerde bu neticeyi daha şimdiden gördüklerinden ve yarışta AK Partinin tek başına olacağını bildiklerinden olsa gerek Kocaeli’de tüm siyaset “AK Partinin 12 İlçe belediye ve Büyükşehir adayı kim olacak” sorusunda düğümleniyor.
2004 yılından itibaren Kocaeli Büyükşehir belediye başkanlığı koltuğunda oturan İbrahim Karaosmanoğlu’nun 2019 yılının mart ayında yapılacak seçimde bir kez daha aday olmak istediğini herkes gibi bizde biliyoruz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’da biliyor, Başta İbrahim Karaosmanoğlu olmak üzere diğer Büyükşehir belediye başkanlarının da “Ben adayım yada değilim” şeklindeki ifadelerinin hiçbir anlam ifade etmediği zira bu konuda karar verici tek yetkilinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu tüm kamuoyu biliyor.
AK Partide İbrahim Karaosmanoğlu’nu Kocaeli’de herkesin sevdiğini söylemek elbette ki zor, Ancak şu aşamada İbrahim Karaosmanoğlu için vatandaşın-seçmenin ne düşündüğünden çok başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere parti teşkilatlarının ne düşündüğü önemlidir.
Parti içerisinde son bir aydır en azından İbrahim Karaosmanoğlu ismini tartışmaya açmak, açarken de “Cumhurbaşkanı Erdoğan Karaosmanoğlu’ndan umudunu kesti” algısını yaratmak adına görülmemiş bir çalışma yapıldığını Karaosmanoğlu başkanın kendisi de biliyor bizde biliyoruz.
Dikkat edin 2004 yılında, 2009 yılında ve 2019 yılında yapılan yerel seçim öncesi Kocaeli’de İbrahim Karaosmanoğlu isminden başka hiçbir siyasetçinin ismi bırakın kamuoyunda konuşulması, yüksek sesle bile ifade edilemez, aşağı yukarı bütün partililer “Karaosmanoğlu başkanımızın karşısında bir isim teleffuz etmek yakışık almaz” diye düşünülürdü.
Son bir aydır 2019 yılının mart ayında yapılacak yerel seçim için İbrahim Karaosmanoğlu’nun ismi yine konuşulmasına rağmen bir kesin Bilecik Valisi Tahir Büyükakın’ın, Antalya Valisi Münir Karaloğlu’nun, ve Eski Milletvekili Zeki Aygün’ün isimlerini özellikle ön plana çıkartıyor, Kocaeli milletvekili ve Eski Başbakan yardımcısı Fikri Işık’ın ismini ise özellikle yarışın dışında tutmaya gayret sarf ediyorlar.
Biz bu olup bitenleri “taze bir AK Partili gazeteci” olarak sessiz sedasız bir şekilde izliyoruz, İzlerken de isimleri Kocaeli Büyükşehir belediye başkanlığı için geçenlerden en azından 2014 yılında yapılan yerel seçim öncesinde olduğu gibi “Biz bu yarışta yokuz, İbrahim Karaosmanoğlu’nun karşısında ismimizin aday olarak konuşulması bile bize yakışmaz” demiyorlar aksine “ Büyükşehir Belediye başkanlığı için kararı Sayın Cumhurbaşkanımız verecek, Sayın Cumhurbaşkanımız bize bu görevi tevdi ederse yapamayız demek olmaz” şeklinde “istemem yan cebime koy” noktasında duruyorlar.
İbrahim Karaosmanoğlu bu olup bitenler karşısında her zamanki gibi tevazuyu elden bırakmayarak “ Ben Cumhurbaşkanımızın ne dediğine bakarım bana bir dahaki dönem için adaysın derse emriniz olur derim, seninle bu kadar derse onada emriniz olur der ve köşeme çekilirim” diye düşünüyor.
İbrahim Karaosmanoğlu’nun bu sessizliğini fırsat olarak gören parti içerisindeki karşıtları da “fırsat ganimettir” anlayışı ile Karaosmanoğlu’nu siyaset sahnesinden silmek daha da kötüsü diri diri toprağın altına gömmek adına etmediklerini bırakmıyorlar.
Bir kez daha belirtiyoruz, Kocaeli AK Parti açısından seçim kazanılacak en kolay bölge , bu açıdan “İbrahim Karaosmanoğlu yıprandı, kontrolü elden kaybetti, seçimde oy kaybettirir” şeklindeki görüşlerin hiç birisine biz katılmıyoruz, kimsenin de katılacağını sanmıyoruz.
Seçim kaybetme riskinin bulunmadığı bölgelerde Genel başkanların mevcut gidişatın değişmesine vesile olacak değişikliklerden oldum olası kaçtıklarını hepimiz biliriz, Dolayısı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çok iyi tanığı isimlerin başında gelen İbrahim Karaosmanoğlu ile yola devam etmek istemesi son derece olağan bir süreç olur düşüncesindeyiz.
İbrahim Karaosmanoğlu’nun aday olup olamayacağı ile kararı bir kez daha belirtiyoruz sadece ve sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan verecektir, Ancak daha süreç başlar başlamaz İbrahim Karaosmanoğlu ve Fikri Işık’ı çemberin dışında tutma çalışmalarını da son derece maksatlı bulduğumuzu belirtmek istiyoruz.
Kocaeli genelinde partili partisiz İbrahim Karaosmanoğlu’nun hemen herkesin sevdiğini iyi biliyoruz, Karaosmanoğlu ile ilgili şikayetlerin kendisi ile ilgili değil başta Ömer Polat olmak üzere kendisine ayak bağı olan, yoran birkaç ilçe belediye başkanından, bürokrat ve personelden olduğunu muhtemelen Karaosmanoğlu başkanın kendisi de artık hemen her kesinden duyuyor.
Bizim İbrahim Karaosmanoğlu’ndan bir menfaatimizde yoktur, beklentimizde yoktur, Gebze Belediye başkan adayı olacağımızı yıllardır kendisine söylememize rağmen kendi inisiyatifine kaldığında kararını bizim için kullanmayacağını da biliyoruz, buna rağmen kendisini, seviyoruz, sayıyoruz ve bu süreçte kendisine yapılan haksızlıkları asla kabul etmiyoruz.
İbrahim Karaosmanoğlu’da, Fikri Işık’ta yaptıkları ile yapamadıkları ile Kocaeli’de saygıyı hak ediyor, Dün Fikri Işık’ın etrafında pervane olanların bugün kendisine karşı davranışlarını görüp, duyduğumuzda “yuh olsun size” diyoruz, Karaosmanoğlu’nun yüzüne gülüp arkasından bin bir dolap çevirenlere de “Allah sizi ıslah etsin” demekten başka çare bulamıyoruz.
Siyasetin kirli yüzü dedikleri de galiba bundan başka bir şey olmasa gerek.