Anadolu'ya çıkın çıkın gidin bağrındaki hakikatli insanlarla hayatlarla tanışın.

Bazı şeyleri daha iyi görür daha iyi anlarsınız. yorulduğunuz, Üzüldüğünüz usandığınız vakit, günübirlik de olsa, Anadolu'ya gidin. Bazen bir dağ köyüne, bazen  eski bir ilçeye.

Yemek yiyin, çay için, insanlarla sohbet edin.

Mevsimine göre meyveler, yeşillikler.

Çoğunlukla, müşteri değil de misafir olarak karşılanacağınızı göreceksiniz.

Bu fark önemli.

“Türkiye'yi Türkiye yapan hakikatleri izah etmek zordur. Misafirperver sıfatını nasıl kazandığımızı izah edemezsiniz mesela. Asırlar boyunca göçlerle, savaşlarla, yoksullukla yoğrulmuş bir halk nasıl misafirperver olabilir?”

Günün sonunda, tazelenir, yeniden umutlanır, evinize öyle dönersiniz.

Gönlünüze güzel  anlar  değer.

Mesela Mustafa amca bir ihtiyarın yaşına rağmen insana sevgisi,ilgisi suyu ikram edişi.

Mekân ve insan olarak daha iyi tanıdıkça, iki kelime gelip sizi buluyor: 
İrfan ve ihsan.
İsmini hatırlamadığim bir üstadın çok önemsediğim bir sözü var:

“İlim zihni, irfan kalbi açar.”

 Anadolu insanının irfanı, basiret ve feraseti, birçok oyunu bozmuştur.

Kötü niyetli nice proje, milletin kalp gözünden dönmüştür.

Yolculuklarım boyunca, en sık duyduğum cümlelerden biri şuydu: “Allah devlete zeval vermesin.”

Devlet, vatan demek.
Kendi ailem dâhil, bu duaya ne çok şahitlik ettim: “Allah hayırlı evlat ve hayırlı devlet versin.”
Toprağa (memlekete) bağlılık, değerlere (millete) sadakat.

Sadelik ve saflık.

Elbette böyle olmayan insanlar da çıkacaktır, çıkıyor.

Bir ağacın bütün meyveleri aynı olmaz.

Kimi çürür ve düşer. Kalanların sayısına bakmak lazım.

Çoğunluk mu, değil mi?

Mesela Mardin'de, binaların dış cephesi sıvasız ve  boyasızdır.

Sorduğunuzda Gelen cevap: “Biz iç güzelliğe önem veririz.” Sükût.

Anadolu bizim neyimiz olur? Baba ocağımız.

İnsan insanın yurdudur.

Anadolu, insanlığın ve iyiliğin sabırlı, dirayetli, metanetli evlatların yaşadığı cefakâr kanaatkâr ve emin beldelerdir.

Anadolu da "fotoğrafını çekebileceğim tarihi eser var mı” diye sorsanız size verilecek cevap “İnsandan daha tarihi ne var İnsanları çek!” derler.

Bu tepkinin bendeki yankısı farklı ve derin oluyor. 'İnsanı ihmal etmek' meselesine gelip duruyorum.

Anadolu ve Anadolu insanı aynı zamanda, bir ihmalin hikâyesidir.

Kocaeli'de yaşayan bir Anadolu insanının ihmal edilmesi ötelenmesi ve doğduğu coğrafyanın, kaderini belirlemesinde ne kadar etkisi olduğunu en iyi  bizatihi bilenlerdenim.

Sonuç şudurki :

"Dünya beşten büyüktür" diyoruz lakin Kocaeli'yi üçten büyük yapamıyor Anadolu insanını öteliyoruz.

banner69
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner27

banner71

banner76

banner171

banner5

banner70

banner75